1. İçeriğe git
  2. Ana menüye git
  3. DW'nin diğer sayfalarına git

2025'te iç siyasette Türkiye'yi neler bekliyor?

30 Aralık 2024

Türkiye, Suriye nedeniyle dış politikanın daha yoğun konuşulduğu günlerin ardından yeni yıla İmralı ziyareti ile giriyor. 2025'te bu sürecin nasıl devam edeceği çokça konuşulacak.

https://p.dw.com/p/4ogt6
Türkei Ankara | Parlament stimmt über Gesetz zu streunenden Hunden ab
Fotoğraf: ANKA

Suriye'deki gelişmeler nedeniyle dış politikanın daha yoğun konuşulduğu günlerin ardından yeni yıla İmralı ziyaretiile giren Türkiye'yi 2025'te iç siyasette yeni Kürt açılımının yanı sıra gerek iktidarın gerekse muhalefet partilerinin etrafında şekillenen gelişmeler bekliyor.

Bu çerçevede eski yıldan yeni yıla sarkan ve iç siyasette en çok konuşulacak olan gündem başlıklarından bazıları DEM Parti'nin İmralı ziyaretleri ve sürecin nasıl ilerleyeceği, CHP'deki gelişmeler ve belediyelere gelen hacizler, AKP'nin Şubat sonundaki kongresi ve yeni anayasa çalışmaları olarak sıralanıyor.

Bahçeli'nin İmralı açılımı nasıl devam edecek?

2025'te iç siyasetin en önemli gündem maddesi MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli'nin Ekim ayında başlangıcını yaptığı ve DEM Parti'nin İmralı'da PKK lideri Abdullah Öcalan ile görüşmesine giden yeni sürecin nasıl devam edeceği olacak.

Türkiye Büyük Millet Meclisi (TBMM) Başkanvekili, Halkların Eşitlik ve Demokrasi Partisi (DEM Parti) İstanbul Milletvekili Sırrı Süreyya Önder ile DEM Parti Van Milletvekili Pervin Buldan Cumartesi günü İmralı'ya giderek PKK lideri Abdullah Öcalanile görüşmüştü.

DEM Parti'den Önder ve Buldan’ın imzalarıyla paylaşılan açıklamada Öcalan'ın mesajlarına yer verilerek, PKK liderinin "Sayın Bahçeli'nin ve Sayın Erdoğan'ın güç verdiği yeni paradigmaya, ben de pozitif anlamda gerekli katkıyı sunacak ehil ve kararlılığa sahibim" dediği aktarıldı.

Kasım ayından beri beklenen bu görüşmenin ardından sürecin DEM Partililerin İmralı ziyaretleri ile sürmesi beklenirken, Buldan ile Önder'in TBMM'de temsil edilen siyasi partilere giderek yeni süreci ele almaları bekleniyor.

Buldan ANKA'ya yaptığı açıklamada yılbaşından sonra siyasi partilerden randevu talep edeceklerini belirterek, görüşmelerini gerçekleştirdikten sonra kısa bir süre sonra tekrar İmralı'ya gideceklerini kaydetti.

Bu kapsamda Mart ayındaki Nevruz kutlamalarına kadar bu yeni sürece dair gelişmeler ve yol haritası 2025'te en çok tartışılan konulardan olacak.

MHP lideri Devlet Bahçeli, Abdullah Öcalan için çağrıda bulunmuştu.
MHP lideri Devlet Bahçeli, Abdullah Öcalan için çağrıda bulunmuştu. Fotoğraf: ANKA

Partiler arası yeni geçişler olur mu?

2024'ün son günlerinde CHP çatısı altında TBMM'ye giren küçük partilerdeki hareketlilik çok konuşulur ve partiler arasında bazı geçişler olurken, yeni yılda da partilerin TBMM'deki sandalye sayısı yakından takip edilecek.

Geçen hafta Gelecek Partisi Ankara Milletvekili Nedim Yamalı'nın istifa etmesiyle Meclis'te Gelecek ve Saadet partilerinin toplam milletvekili sayısı 20'nin altında kaldığı için oluşturdukları ortak grup düşmüştü. TBMM'de grup oluşturmak için 20 milletvekili gerekiyor.

Gelecek Partisi Genel Başkanı Ahmet Davutoğlu'nun yılın son günlerinde Konya'da yaptığı "Ruhum AK Parti'den hiç kopmadı" açıklaması Ankara'da siyaset kulislerini hareketlendirmiş, bunun ardından Gelecek Partisi'nden bazı isimlerin Yamalı gibi önümüzdeki dönemde AKP'ye geçebileceği yönündeki iddiaları artırmıştı.

Bu arada Gelecek-Saadet grubunun düşmesinin ardından yine AKP'den kopan isimlerin kurduğu DEVA ile diğer iki parti arasındaki görüşmeler devam ediyor. DEVA milletvekillerinin katılımı ile Gelecek-Saadet-DEVA grubunun kurulması şu an için yüksek olasılık.

DEVA Partisi Milletvekili İdris Şahin yaptığı son açıklamada çatı parti için genel başkanlar arası görüşmelerin iyi seyrettiğini belirterek, 7 Ocak sonrasında yeni grup ile Meclis çalışmalarına devam edilebileceğini açıklamıştı.

PKK lideri Abdullah Öcalan İmralı'da cezaevinde bulunuyor.
PKK lideri Abdullah Öcalan İmralı'da cezaevinde bulunuyor. Fotoğraf: HURRIYET/dpa/picture-alliance

CHP'de sular durulur mu?

31 Mart seçimlerinden birinci parti olarak çıkan CHP daha sonraki dönemde bu ivmeyi koruyamazken, CHP Genel Başkanı Özgür Özel ve ekibinin başarılı bir performans sergileyememesi nedeniyle 2025'te yine CHP en çok konuşulan parti olmaya aday.

Son dönemdeki farklı kamuoyu anketlerine göre yerel seçimdeki CHP birinci, AKP ikinci şeklindeki sıralama sonradan değişti ve AKP son araştırmalarda yeniden birinci parti olarak çıkıyor. Siyaset bilimcilere göre CHP'nin yerel seçimde yakaladığı çıkışı koruyamaması durumunda Suriye'deki gelişmelerin ve Esad rejiminin düşmesinin de etkisiyle aradaki fark daha da açılabilir.

Diğer yandan dış politikanın seçmendeki etkisinin genelde sınırlı olduğunu da belirten uzmanlara göre Suriye ile ilgili gelişmelerin hızını kaybetmesinin ardından anketlerdeki etkisi sınırlı olabilir.

Öte yandan asgari ücretin beklenenden düşük açıklanması CHP'ye güçlü bir muhalefet sergilemesi için önemli bir imkan sağladığı belirtilirken, giderek artacak olan ekonomik sıkıntılar nedeniyle 2025'te bu temeldeki tartışmaların artması ve toplumsal muhalefetin CHP tarafından örgütlenmesi seçmenlerin beklentileri arasında. Ancak CHP'nin bunu yapıp yapamayacağı yeni yılda yakından takip edilecek.

CHP asgari ücretin açıklanmasının ardından Ankara'da kitlesel miting düzenleme kararı almış ve Özel "Artık sokağa çıkmanın ve hakkını almanın zamanıdır. Bir milyon kişi meydana iner rejim değişir" ifadelerini kullanmıştı. Ancak Ankara'daki miting çok etkili olmadı.

Bu arada asgari ücretteki artışın sınırlı tutulması Ankara siyaset kulislerinde 2025'te erken bir seçim olmayacağının en önemli göstergelerinden biri olarak değerlendiriliyor.

Öte yandan CHP içinde çok başlılığın sürmesi, farklı kutuplar arasındaki rekabet gibi etkenlerin yeni dönemde de devam etmesi durumunda ise olağanüstü kurultay ya da parti içi muhalefetten gelecek bir bildiri tartışmaları yeni yılda yine gündemde olacak.

CHP'nin bir sonraki cumhurbaşkanlığı seçiminde adayının kim olacağı ile ilgili süreç, adayın nasıl belirleneceği ve kim olacağı ile ilgili tartışmaların yeni yılda da sürmesi bekleniyor.

Belediyelere haciz ve kayyumlar sürecek mi?

2024'ten yeni yıla sarkan bir diğer önemli gündem maddesi belediyelere getirilen haciz ve kayyum uygulamaları olacak.

Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan 10 Aralık'taki kabine toplantısının ardından yaptığı açıklamada, SGK'ya borçlu belediyelere karşı Çalışma Bakanlığı'nı harekete geçmeye çağırarak, "Açık artırma usulüyle asgari ücret açıklayan muhalefeti ülke ve millet hayrına bir iş yapacaklarsa, SGK'ya olan birikmiş borçlarını ödemeye davet ediyorum. Sayın Bakan kendilerini çok daha kararlı şekilde silkelemende fayda var" ifadelerini kullanmıştı.

Bu konuşmanın ardından ise Sosyal Güvenlik Kurumu'na (SGK) en fazla prim borcu bulunan beş belediyeye, CHP'li İstanbul, Ankara, Mersin, Adana Büyükşehir ile Şişli Belediyeleri için haciz işlemleri başlatılmıştı.

Erdoğan 2024 yılının son grup konuşmasında yeni yılda da haciz işlemlerinin süreceği işaretini verirken "Ne kadar çığırtkanlık yaparsanız yapın, bağırsanız da çağırsanız da ipe un serseniz de kaçış yok. SGK'ye olan prim borçlarınızı 'tıpış tıpış' ödeyeceksiniz. Kusura bakmayın, emeklinin, memurun, işçinin, esnafın, çiftçinin, engellinin, yetimin, öksüzün hakkını size konserlerde, şarap turlarında yedirmeyiz, yedirtmeyiz" demişti.

Bir taraftan belediyelere yönelik iktidar baskısı sürerken diğer yandan yeni yılda gözler İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı Ekrem İmamoğlu ile ilgili yargı sürecinde de olacak.

Öte yandan İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığı'nın yürüttüğü soruşturma kapsamında "PKK-KCK terör örgütü üyeliği" suçlamasıyla tutuklanan ve yerine kayyum atanan CHP'li Esenyurt Belediye Başkanı Ahmet Özer de 30 Ekim'den beri cezaevinde.

CHP'li Belediye Başkanı Ahmet Özer tutuklandı.
CHP'li Belediye Başkanı Ahmet Özer tutuklandı. Fotoğraf: ANKA

Yeni anayasa görüşmeleri nasıl devam edecek?

2025'in AKP ve MHP'nin sıkça dile getirdiği yeni anayasa için görüşmelerin sıklaştığı ve Cumhur İttifakı'nın isteklerinin biraz daha netleştiği bir yıl olması bekleniyor.

Yeni anayasa çalışmaları için görüşmelerin yeni yılın ilk aylarında yeniden başlaması planlanırken, TBMM Başkanı Numan Kurtulmuş'un tüm siyasi partilerin temsilcileriyle yeni bir tur görüşme daha yapabileceği konuşuluyor.

İmralı ziyaretinin gündemde olduğu günlerde siyaset kulislerinde en çok tartışılan bir senaryo da yeni süreçteki gelişmelere göre Erdoğan'ın yeniden seçilmesini sağlayacak bir anayasa değişikliğine DEM Parti'nin de destek olup olmayacağı.

Bahçeli, "umut hakkı" ile Öcalan'ın cezaevinden çıkartılması ihtimalini gündeme getirmişti.

DEM Parti'deki 57 milletvekili anayasa değişikliğinin TBMM Genel Kurulu'nda 400 oyla kabul edilmesinde Cumhur İttifakı için kritik önemde.   

AKP'de kongre yenilenme getirecek mi?

31 Mart yerel seçimlerinde ikinci parti konumuna düşen AKP'nin oylarının özellikle Suriye'deki son gelişmelerin ardından yükselmeye başladığı gözlenirken parti bahar aylarında bir yenilenme sürecine girecek.

Büyük kongresini en geç Mart-Nisan aylarında yapması beklenen AKP'nin il ve ilçe yönetimlerinin yanı sıra kabinede de değişime gidebileceği uzun süredir Ankara kulislerinde konuşuluyor. AKP'nin amacı yüzde 50 bandına çıkmak olarak gösteriliyor.

Kongrenin Ramazan ayından önce yani Şubat ayı sonunda düzenlenmesi yüksek olasılık.

Bu arada TBMM Başkanı Kurtulmuş'un 2 yıllık görev süresi Haziran ayında doluyor. Kurtulmuş'un yerine Meclis başkanı olarak seçilecek olan isim ile kongrede yeni seçilecek olan isimler parti içindeki dengeler açısından önem taşıyor.

"Etki ajanlığı" düzenlemesi yeniden gelecek mi?

2025 yılında TBMM'nin ve kamuoyunun gündemindeki önemli konu başlıklarından birisinin "etki ajanlığı" olarak adlandırılan yasa teklifi olması bekleniyor.

Etki ajanlığı düzenlemesi muhalefetin ve sivil toplum kuruluşlarının tepkisiyle torba kanun teklifinden çıkartılmış ancak tamamen vazgeçilmemişti. Yeni yılda bu konu için iktidar ile muhalefetin bir araya gelip gelmeyeceği, gelirlerse nasıl bir düzenleme ile yola devam edileceği yakından takip edilecek.

Öte yandan TBMM'de yeni yılda bu düzenlemenin yanı sıra Türkiye Adalet Akademisi'nin yapısında değişiklik, Siber Güvenlik Başkanlığı'nın yasal altyapısının oluşturulması, vakıfların mülkiyet ve kiralama gibi işlemlerinde düzenlemeye gidilmesi, yeşil ürün ve karbon sıfır üretimin teşvik edilmesi gibi alanlarda yasal değişiklikler gündeme gelebilir.

DW Türkçe'ye engelsiz nasıl erişebilirim?

 

DW-Korrespondentin Gülsen Solaker
Gülsen Solaker Dış politika ve iç siyasi gelişmeler ağırlıklı olarak 1997’den beri çalışan gazeteci.