AB'den Macaristan'a 'demokratik gözetim'
11 Ocak 2012
Brüksel’de rahatsızlık artıyor. AB Komisyonu, Macaristan’ın Avrupa sözleşmelerine aykırı davrandığını düşündüğü birçok düzenlemeyi gözden geçiriyor. Ve çok sayıdaki Avrupa başkentinde Macaristan'a ilişkin sabırların taşmakta olduğu, Macaristan Başbakanı Viktor Orbán’dan artık uzlaşmacı bir tavır beklendiği belirtiliyor. Avrupa Parlamentosu’ndan da Orbán’a eleştiri yöneltiliyor. İşte Alman Hür Demokrat Partili Avrupa Parlamentosu üyesi Alexander Graf Lambsdorff’un bu konuda dile getirdikleri:
“Orbán’ın liderliğindeki hükümetin Budapeşte’deki icraatları, seçim hakkının altının oyulmasına, dolayısıyla yasal yoldan demokrasinin altının oyulmasına yönelik. Öyle düzenlemeler ve kurumlar yaratılıyor ki, Macar seçmen bir dahaki seçimde yeni bir hükümet lehinde oy kullansa bile, iktidara gelecek yeni hükümet hiçbir şey yapamaz durumda kalacaktır.”
Yasal düzenlemelere inceleme
AB Komisyonu, Macaristan'daki bir çok yasal düzenlemeyi gözden geçiriyor. Örneğin Macaristan Merkez Bankası’nın bağımsızlığının korunup korunmadığını inceliyor. Ayrıca, hükümetin istemediği bazı yargıçların emekli edilmesine ilişkin bir yasa da mercek altında. Komisyon bunun dışında Macar veri koruma dairelerinin AB hukukuna uygun bir biçimde çalışıp çalışmadığını da inceliyor. Hükümetin bağımsız bir radyo istasyonunu kapatma girişimi de AB Komisyonu tarafından araştırılıyor.
Macaristan bir yandan AB sözleşmelerine aykırı davranışlar içinde olurken, diğer yandan ekonomik zorluklar içinde bulunduğundan, AB ile Uluslararası Para Fonu’nun maddi desteğine ve yardım programlarına da muhtaç. Avrupa Parlamentosu üyesi Alexander Graf Lambsdorff:
“İşte bu noktada hem Avrupa Komisyonu, hem de Uluslararası Para Fonu'nun şunu net bir şekilde söylemesi gerek: Yardım ödemeleri ancak Macaristan demokratik yapılanmalara müdahale etmediği sürece ve daha önce yapılan olumsuz düzenlemelerin değiştirilmesi durumunda yapılacaktır.”
Muhafazakârların tutumu
AB Komisyonu'nun Adalet ve Temel Haklardan Sorumlu Komiseri Viviane Reding, Avrupa Parlamentosu'nda Hıristiyan Birlik partilerini içinde barındıran muhafazakâr Avrupa Halk Partisi’nin kendisine bu konuda arka çıkmasından memnun. Zira 2011 baharında Macaristan Başbakanı Orbán’ın da mensubu olduğu bu muhafazakâr grup baskılar konusunda çekimserdi. Avrupa Parlamentosu'ndaki Sosyal Demokratlar, Yeşiller ve sol partiler de baskıları artırma kararlılığında. Avrupa Parlamentosu üyesi Alexander Graf Lambsdorff, Liberal grubun bir adım daha ileri gidebileceğini söylüyor:
“İkinci olası bir yol da AB sözleşmelerinin ilgili yedinci maddesini devreye sokmaktır, ki bu devasa bir silah olur. Burada söz konusu olan, Macaristan’ın Avrupa Konseyi’ndeki oy hakkının elinden alınmasıdır. Ben şahsen bu yolun izlenmesinden yanayım, ancak buradaki engeller de oldukça büyük.”
© Deutsche Welle Türkçe
Christoph Prößl / Brüksel (WDR) - Çeviri: Çelik Akpınar
Editör: Beklan Kulaksızoğlu