Arsa spekülasyonlarının yangınlardaki rolü
25 Ağustos 2009
Yunanistan'ın başkenti Atina'nın yakınında günlerdir süren yangınların söndürüldüğü bildiriliyor. 15 bin hektardan fazla ormanlık alanı kül eden yangınları çok sayıda itfaiye ekibi, asker ve gönüllü yangınları söndürmeye çalıştı. Türkiye, Fransa, İtalya ve Kıbrıs'tan da yangın söndürme uçakları ve itfaiye ekipleri destek olmak için Atina'ya gönderildi.
Orman yangınlarının çıkış nedeni henüz bilinmiyor, ancak Yunan halkından birçok kişi, yangınların arkasında kundaklama olduğuna inanıyor. Atina Savcılığı da bu yönde soruşturma başlattı. Atina’dan Jannis Papadimitriou yangınla ilgili tartışmaları aktarıyor:
Atina yıllardır yangınlarla boğuşuyor
Yunanistan'daki büyük yangınlar bundan yaklaşık 30 yıl önce başladı. 1981 yazında Atina'nın seçkin dış mahallelerinden Kifissia'da çıkan yangında 600 hektar orman kül olmuş, yangının ardından bölgede pahalı ve yasadışı binalar dikilmişti.
O tarihten bu yana Atina'nın kuzeydoğusu bir türlü huzura kavuşamıyor. Bölgede sürekli büyük zararlar veren orman yangınları çıkıyor, ardından kül olan bölgeler yerel politikacılar tarafından düşük fiyata imara açılıyor veya turizm bölgesi ilan ediliyor.
Kundaklama ve ihmalkarlık şüphesi
Ekonomi konusunda gazetelere yazılar kaleme alan hukukçu Kostas Tsouparopoulos, geçen cuma günü Atina'nın dış mahallelerinden Voutzas'da oturan anne ve babasını ziyarete gittiğinde orman yangınları başlamıştı. İtfaiye kurtarma çalışmalarını sürdürürken, Tsouparopoulos'un anne ve babası herşeyi geride bırakarak oğullarının Atina'daki evine sığınmak zorunda kalmış.
Tsouparopoulos, “Şanslıydık, evimiz kurtarıldı. Aslında ateş cehenneminin önüne geçilemiyordu, ama bizim mahalle yine de zarar görmedi. Büyük yangın Maraton bölgesi yakınındaki Grammatikon'da çıktı. Orada yeni bir çöp yakma tesisi kurulması öngörülüyor ve bölge sakinleri de bu planlara yoğun bir şekilde karşı çıkıyor. O yüzden başlangıçta kundaklamanın söz konusu olduğu şüphesi uyandı. Ama belki de felaketin arkasında yetkililerin ihmalkarlığı da olabilir, zira Cuma günü vakitlice müdahale edebilirlerdi, ancak görünüşe göre, orman yangınlarını hafife aldılar“ diyor.
Halk öfkeli
Yunanistan Başbakanı Kostas Karamanlis ise Haziran ayında Atina İtfaiyesi'ni ziyaret etmiş ve televizyon kameralarına, yetkililerin yangın tehlikesine karşı hazırlıklı olduklarını ve herkesin gönül rahatlığı ile tatile çıkabileceğini söylemişti. Ancak Başbakan, bu yıl da bir yangın felaketinin olacağını herhalde tahmin etmemişti. Yangınlara çaresizlik duygusunun yaygınlaştığı halk ise öfkesini artık siyasetçilere, resmi makamlara ve arsa spekülatörlerine yöneltiyor.
Tsouparopoulos, bu konuda "Atina giderek genişliyor. İmara uygun araziler, sadece şehrin kuzeydoğusunda mevcut, zira şehrin diğer tarafları tamamen dolu. Doğu kıyısında yeni havaalanı inşaatının tamamlanmasından sonra orada da gayrımenkule arz arttı, ister yasal olsun, ister yasadışı. Ne yazık ki imar konusunda hukuksal çerçeve hala belirsiz. Yunanistan'da ülke çapında bir kadastro bile yok. Kimse, sahip olduğu arazide inşaat yapıp yapamayacağını tam olarak bilmiyor. Bu tür yasal boşluklar da haliyle spekülatörler tarafından acımasızca istismar ediliyor“ şeklinde konuşuyor.
Arsa sahipleri yükümlülüklerine aldırmıyor
Kostas Tsouparopoulos, yıllarca Brüksel'de yaşamış ve hukuk uzmanı olarak çalışmış. „Yunanistan'da politikacıların büyük vaatlerde bulunduğu, memurların da az çalıştığı bir sır değil“ diyen Tsouparopoulos, "Doğrusunu söylemek gerekirse, seçmenler de yangından korunmak için gerekli adımları atmıyor“ şeklinde sözlerini sürdürüyor.
Örneğin, 90'lı yıllardan bu yana yürürlükte olan bir yasaya göre, her arsa sahibi arazisinin önünü süpürmek, çöpünü kaldırmak ve orman yangınlarına karşı gerekli önlemleri almakla yükümlü. Ancak bu yasayı uygulayan pek yok. Tsouparopoulos, bugüne kadar bu yüzden kimse hakkında dava açılmadığını söylüyor.
Jannis Papadimitriou / Çeviren: Aydın Üstünel
Editör: Hülya Köylü