EU Finanzminister Krise
7 Aralık 2010AB maliye bakanları, bir hafta önce borç krizi içindeki İrlanda’ya Kurtarma Fonu'ndan 85 milyar euroluk yardım yapmayı kararlaştıran Brüksel'deki toplantıda bu yardım paketini onayladı. AB Komisyonu’nun Para ve Mali İşlerden Sorumlu Komiseri Olli Rehn, İrlanda’nın borçlarını geri ödeyebileceği konusunda iyimser olduğuna dikkat çekerek “İrlanda’nın akıllı, yetenekli ve sabırlı insanları ve ekonomik beklentisiyle, zorlukların üstesinden geleceğine güveniyorum“ dedi.
AB yetkililerini meşgul eden bir başka soru daha vardı. O da desteğe ihtiyaç duyacak sıradaki ülkenin hangisi olduğu. Portekiz mi, İspanya mı? Bu iki ülke de Yunanistan ve İrlanda gibi İstikrar Paktı'nın öngördüğü borçlanma sınırını aştığı için kritik bir durumda. Ve bu ülkeler yardıma ihtiyaç duyarsa, 750 milyar euroluk kurtarma fonunun yeterli olacağı konusunda kuşkular söz konusu. Belçika Maliye Bakanı Didier Reynders bu konuda ihtiyatlı bir açıklama yaparak “Önümüzdeki haftalarda, tekrar kriz mekanizmasının boyutlarını konuşuyor olacağımızdan eminim“ dedi.
Ancak borç krizine girmesi olası ülkeler arasında gösterilen İspanya’nın Maliye Bakanı Elena Salgado ise farklı görüşteydi. Salgado,“Kurtarma fonu, bize makul görünen bir boyuta sahip“ dedi. İspanyol Bakan, bu açıklamasıyla özellikle piyasaları rahatlatmak istiyor. Ancak Uluslararası Para Fonu Başkanı Dominique Strauss-Kahn, Kurtarma Fonu'nun kapsamının genişletilmesi önerisine bazı ülkelerin gösterdiği direnci eleştirdi.
Ortak tahvil önerisi
AB yetkilileri bir başka konuyu daha tartıştı. Euro Bölgesi Başkanı Jean-Claude Juncker, İtalya Maliye Bakanı Giulio Tremonti ile birlikte kaleme aldığı bir makalede, euro ülkelerinin ortak tahvil çıkarmasını önermişti. Bu öneri bütçe disiplinine uyan ülkelerin tepkisini çekti. Çünkü ortak tahvil çıkarılması, bütçe istikrarını koruyan ülkelerin daha yüksek kredi faizi ödemesi anlamına geliyor. Bu ülkeler arasında Almanya, Avusturya ve Hollanda bulunuyor.
Genel faiz düzeyinin düşecek olması ise istikrarsızlık nedeniyle aşırı ölçüde borçlanan ülkelerin işine geliyor. Almanya Maliye Bakanı Wolfgang Schäuble, bu öneriye sert tepki gösterdi. Schäuble, “Öncelikle kararlaştırdığımız şeyleri uygulamaya koymalı, sürekli yeni girişimlerden bahsetmemeliyiz. Basın bunu istese de politikacıların şu anda aldığımız kararlar konusunda dünyanın geri kalanını ikna edebilmek için biraz zamana ihtiyacı var“ dedi.
Vergi kaçakçılığı ile mücadele
Maliye bakanları vergi kaçakçılığıyla mücadele konusunda ise daha sıkı işbirliği yapılması konusunda anlaştı.
AB Komisyonu’nun vergiden sorumlu üyesi Algirdas Semeta, bunun pratikte ne anlama geldiğini şu sözlerle açıkladı: “Vergi kaçıranlar, artık bankacılık sırrından faydalanamayacak. Bankacılık sırrı artık, bir başka aday ülkenin vergi yetkililerinden bilgi saklamak için mazeret olarak kabul edilmeyecek.“
© Deutsche Welle Türkçe
Christoph Hasselbach / Brüksel, Çeviri: Başak Sezen
Editör: Hülya Köylü