Türkiye AKPM’de etki kaybedebilir
5 Haziran 2007
Cumhuriyet Halk Partisi'nin, Avrupa Konseyi Parlamenterler Meclisi siyasi işler komisyonu başkanı Abdülkadir Ateş ile parlamenterler meclisi üyesi Ali Rıza Gülçiçek’i aday dahi göstermemesi ve kadın-erkek eşitliği komisyonu başkanı Gülsün Bilgehan'ı da Ankara'da seçilmesi zor bir sıradan aday göstermesi, Strasbourg kulislerinde yankı uyandırdı.
Türkiye, Abdülkadir Ateş'in aday gösterilmemesiyle, 1949'dan bu yana üyesi olduğu Avrupa Konseyi Parlamenterler Meclisi'nin en önemli organlarından olan siyasi işler komisyonu başkanlığını yitiriyor. Bir Türk parlamenterin Parlamenterler Meclisi siyasi işler komisyonu başkanlığına yeniden seçilme şansının çok az olduğu belirtiliyor.
İkinci komisyon da kaybedilecek
Türkiye, Gülsün Bilgehan'ın seçilememesi durumunda ise Parlamenterler Meclisi'nin kadın-erkek eşitliği komisyonunu da kaybedecek. Gülsün Bilgehan, Fransız parlamenterlerle diyalog açısından Türkiye’nin kozlarından biri olarak tanınıyor. Özellikle Fransız parlamenterler Bilgehan’ın seçilememesinin gerek Avrupa Konseyi gerekse Türkiye açısından kayıp olacağını söylemekteler.
İstanbul milletvekili Ali Rıza Gülçiçek'in, aday dahi gösterilmemesi de Strasbourg kulislerinde yankı buldu. Avrupa Konseyi Parlamenterler Meclisi'nde 1949 yılından bu yana ilk defa Avrupa'daki Türk varlığı üzerine hazırlanan raporun mimarı olan Gülçiçek, son olarak da Avrupa genelinde mahkumların topluma kazandırılmasıyla ilgili bir rapor kaleme almıştı.
Üç başkanlık
Avrupa Konseyi Parlamenterler Meclisi'nde mevcut 10 komisyonun üçünün başkanlık görevi şu anda Türk parlamenterler tarafından yürütülüyor. Abdülkadir Ateş ve Gülsün Bilgehan’ın yanı sıra, AK Parti milletvekili Mevlüt Çavuşoğlu göç ve nüfus komisyonuna başkanlık etmekte.
Türk parlamenterlerin sahip olduğu bu ayrıcalıklı konuma Avrupa genelinde sadece İsviçreli parlamenterler sahip. İsviçre'nin de Türkiye gibi parlamenterler meclisinde üç komisyon başkanlığı bulunuyor.
Fransa, Almanya, Yunanistan ve Arnavutluk'un ise birer komisyon başkanlıkları var. Komisyon başkanları, Parlamenterler Meclisi'nin asıl yönetim organı olarak bilinen Başkanlık Divanı'nın doğal üyesi olma özelliğine sahipler. Dolayısıyla, bir ülke ne kadar çok komisyon başkanlığına sahipse, parlamenterler meclisi karar mekanizmasında o denli etkin olabiliyor.
AB sürecini etkileyebilir
Strasbourg kulislerinde, Türkiye'nin Avrupa Konseyi Parlamenterler Meclisi'nde nüfuzunu yitirmesinin, Avrupa Birliği cephesinde de olumsuz etki yaratabileceği yorumları da yapılmakta.
Ankara, Avrupa Birliği ile üyelik müzakerelerine, 2004 yılında Avrupa Konseyi Parlamenterler Meclisi’ndeki siyasi denetim mekanizmasından çıktıktan sonra başlayabilmişti.