Lal Mescidi olayı Müşerref’e oy getirecek mi?

Pakistan'ın başkenti İslamabad’daki Lal Medresesi’ne indirilen son darbe kanlı oldu. Pakistan güvenlik birimleri ve askeri birlikleri ile militan islamcılar bir buçuk gün boyunca kıyasıya çarpıştı. Operasyon bölgesine yüzlerce ceset torbası gönderilmesi trajedinin boyutlarını gözler önüne sermeye yetti. Militan dincilerin lideri Abdül Raşid Gazi’nin baskın sırasında öldürülmesi nedeniyle bombalı saldırı korkusunun arttığı Pakistan’da son derece sıkı güvenlik tedbirleri alındı.

Pakistan Devlet Başkanı Pervez Müşerref internet sayfasına kendi kaleminden aktardığı biyografisinde talihinin yaver gittiğinden dem vuruyor. Lal Medresesi baskınından önceki aylarda ise Müşerref’in pek talihli kararlar aldığı söylenemez.

Atom bombası sahibi Pakistan’ın devlet başkanı için için yanan anlaşmazlıklar nedeniyle şimşekleri üzerine çekiyor hatta bazı Pakistanlı gözlemciler Müşerref döneminin sonuna yaklaşıldığını söylüyor. Ancak Lal Medresesi hadisesi Pervez Müşerref’e biraz nefes aldırdı.

İyi taktik izledi

Pakistan’ı yakından tanıyan Batılı gözlemciler, başkentin merkezindeki fanatiklerle sürdürülen sinir harbinde Devlet Başkanı’nın hiç de acemice davranmadığını belirtiyor. Gerçekten de Müşerref medreseyi derhal kuvvet kullanarak temizlemek yerine militanlara süre tanıyarak onlara teslim olma fırsatı verdi. Güvenlik kuvvetlerinin ültimatomu defalarca uzatıldı. Askerler tehlikeli operasyonlarla rehineleri kurtarmaya çalıştı. Müşerref nihai saldırı hedefini, bir haftalık kuşatmanın ve militanlara yapılan uyarının sonuç getirmemesi üzerine verdi.

Basiretli davranması Müşerref’e ülkesinde artı puan getirdi. Pakistan devlet başkanı radikal islamcılara taviz vermeyip kayıtsız şartsız teslim olmaları şeklindeki talebini yumuşatmadı ve sonunda demir yumruğu indirmekten çekinmeyeceğini gösterdi. Öncelikle Müşerref’e terör ile mücadelede tam güvenemeyen ve endişelerini sık sık dile getiren Vaşington yönetimini de ikna etmiş oldu.

Gazi kardeşleri yendi

Lal Medresesi’ni hedef alan operasyon sırasında Abdül Raşit Gazi’nin öldürülüp Abddülaziz’in yakalanmasıyla İslamabad yönetiminin İslamcı kanattaki en tehlikeli düşmanlarından ikisi de susturulmuş oldu. Lal Medresesi’ni babalarından devralan Gazi kardeşler uzun süredir tahrik eylemleri düzenleyerek ve Talibanvari fedailerini sokağa sürerek, Müşerref’in Pakistan’a kazandırmak istediği ‘ılımlı İslam devleti’ imajını yıpratmaya çalışıyorlardı.

Pakistan’daki diğer İslamcı çevreleri ayaklandırabileceklerini düşünen Gazi kardeşlerin hesapları tutmadı. Çocuk ve kadınların rehin alınması dindar Pakistanlılar’ın tasvip edeceği bir yöntem değildi. Batılı gözlemciler Pakistan’ın bundan böyle de bombalı saldırı ve intikam eylemlerine sahne olabileceğini belirtmekle birlikte radikal İslamcıların genel ayaklanma başlatabileceklerine ihtimal vermiyor.

Diğer sorunlar arka plana itildi

Lal Medresesi’nin diğer sosyal meseleleri unutturmuş olması Müşşerref’in işine yaradı. Muhalefet gruplarının devlet başkanının istifası telebiyle Londra’da düzenledikleri gösteri ilgi bulmadı. Anayasa Mahkemesi Başkanı’nın görevden alınmasıyla ilgili kriz de Lal Medresesi’nin gölgesinde kaldı.

Ama Müşerref’i çetin sorunlar bekliyor. Halkın sempatisini yitiren devlet başkanının önümüzdeki kış yapılacak parlamento seçimlerinde çoğunluğu kaybetmesi mümkün. Bu nedenle genel seçimlerden önce parlamentoda yeniden devlet başkanlığına seçilmenin yollarını arıyor. Muhalefet partileri gibi Müşerref’in siyasi düşmanları da demokratik ilkelerle bağdaşmadığı gerekçesiyle devlet başkanlığı seçiminin öne alınmasına şiddetle karşı çıkıyorlar.